içimi kemiren yığınla böcek yakaladım
dışarı taşan bokları temizlerken tuvaletten..
Sesler,
yine duymaya başladığım
karaborsası hayaletlerin..
Uçaklar;
diktiğim renkli iplerle,
her bir organına bağladığım senin.
Vagonlar,
uçurumlardan düşürüp durduğum önüme geleni
sen içindeydin son kazada
Kuklalar,
en son ayağımdan yakaladıkları
sarıp sarmaladıkları
beni, ölümümde.
Pinokyo
'seni pislik. bu defa kiminleydin ?
neden bana yalanlar savuruyorsun?' dediğim her defasında...
Adam;
güzel gövdesiyle çırılçıplak koşan
saçlarını savuran durmadan
bambaşka vücutlara dokunan
aşkın 3kuruş mu yoksa milyonluk mu olduğunu çözemediğim..
Suçlular, zanlılar, tutuklular
turuncuya boyananlar
korku tünelinden sevgilisine sarılarak çıkanlar
korkamayacağınız tek bir şey var yaşadığınız dünyada:
içinizde açtığınız o yerde
rüyalarınızı selamlamalarınızın mı
yoksa kabuslarınıza sarılmalarınızın mı önemli olduğu
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder